Terörsüz Türkiye hedefi için herkese sorumluluk düşüyor

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, medya kuruluşlarının genel yayın yönetmenleriyle iftar programında bir araya geldi. Kurtulmuş programda terörsüz Türkiye hedefiyle ilgili önemli mesajlar verdi:
Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türkiye’nin bütün sorunlarının çözüm yeri. Terörsüz Türkiye hedefi, TBMM’deki siyasi partilerin ortak tavrıyla çözümlenecektir. Gerektiğinde biz de devreye girerek bu konuyla ilgili meselenin şeffaf, açık, samimi bir şekilde yürütülmesini sağlayacağız.
Terörsüz Türkiye istikametindeki adımlar atıldı, İmralı’dan çağrı da geldi. PKK’yla irtibatlı, iltisaklı diğer örgütlerin de tamamen silah bırakmasıyla birlikte Türkiye bu belayı tarihin çöplüğüne atmış olacak. Türk medyası bu süreçte, terörsüz Türkiye hedefi konusunda, ortak makul bir çizgide durmuştur. Umarım ki, siyaset de ortak makul bir çizgide durur ve bunun bir an evvel sonlandırılması için herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirir. Bu, polemik mevzusu yapılacak bir konu değildir.
Türkiye’nin hayrına olacak bir süreçteyiz. Allah’a çok şükür başaramadıkları şey, 40 yıldır terör örgütlerini kullanmalarına rağmen, halkın arasına Türk-Kürt diye, Alevi-Sünni diye bir ayrım sokamadılar. Başka yerlerde yaptıklarını Türkiye’de başaramadılar. Fiilen bu meselenin bitmesiyle birlikte demokratik zeminin de kuvvetleneceği herkesin malumudur. Demokratik siyaset yolunun da zaten her politik görüşe açık olduğu aşikârdır.

İMRALI SÜRECİYLE YENİ ANAYASA MESELESİNİN BAĞLANTISI YOK

BURADA ısrarla vurgulamak istediğim şey şudur. Özellikle İmralı süreciyle yeni anayasa çalışmalarının birbiriyle bağlantısı yoktur. Daha İmralı sürecinin ilk adımı dahi atılmamışken, ondan bir sene, hatta 1.5 sene evvel anayasa meselesini Meclis’in 28. Dönemi’nin açıldığı ilk günden itibaren gündeme getirmeye başladık. Dolayısıyla ikisi birbirinden ayrı konulardır, ikisini karıştırmamak lazım. Yeni anayasa, Türkiye’nin demokratik gelişimine büyük katkı sağlayacak.

DÜNYADA YENİ GÜÇ MERKEZLERİ ORTAYA ÇIKACAK

BEN yeni bir dünyanın kurulması derken, artık tek bir devletin hegemonyasına bağlı bir dünya sisteminin çok geride kaldığını ifade etmeye çalışıyorum. Önümüzdeki günlerde çok daha net göreceğiz, ne iki kutuplu dünya ne ondan sonra kurulan tek kutuplu düzen, bunların ikisi de artık geride kaldı. Bundan sonra çok kutupluluk-çok merkezlilik olacak. Dünyada yeni güç merkezleri ortaya çıkacak. ‘Ben yaptım oldu’ devri bitti artık.

.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir