Başkan Erdoğan, Malezya, Endonezya ve Pakistan’dan oluşan 3 ülkeli Asya turundan dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı:
(CHP’de cumhurbaşkanlığı adaylığı görüşmeleri ve İmamoğlu’na siyasi yasak tartışmalarına dair soruya cevaben)
Kime ne tür bir siyasi yasak gelir benim derdim değil. Bu yargının konusu. Eğer birisi suç işlediyse yargı cezasını verir. Tayyip Erdoğan, zaten belediye başkanı iken bu konuda 4 ay 10 gün cezaevinde yatmış biri. Benim örnek gösterilmem doğru değil Demek ki, Sayın Özel bu işlerden hakikaten çırak çıkacak. CHP’li belediye başkanları ise kendi aralarında şu anda savaşıyorlar. Biz işimize bakıyoruz. Biz yatırımlarımıza bakıyoruz.
Ana muhalefetin masa kurmaya ne kadar meraklı olduğunu geçen seçimlerde gördük. Şimdi de belediye başkanlarıyla kendi içlerinde üçlü masa kurdular. Bakalım onun sonucu ne olacak? Öyle anlaşılıyor ki masada bu üç kişi de birbirini yemeye başladı. Vatandaşım, bu kişilerin yönettiği belediyelerin durumuna bakarak Türkiye’yi yönetemeyecekleri kararını süratle verecektir. Daha kendi gündemlerine karar veremeyenlerin, dünya gündemini okuyarak Türkiye’nin çıkarlarını korumasını beklemek yanlış olur.
HANÇER KİMİN ELİNDE VE BU KEZ KİME SAPLANACAK BİLMİYORUZ
Hatırlayın, meşhur hançer olayının hemen öncesinde CHP içinde kaynayan kazanı anlattığımızda bunlar ne demişlerdi? Tamamen birlik içerisinde olduklarını söylemişlerdi. Peki, sonra ne oldu? Gizli zoom zirvelerinde Sayın Kılıçdaroğlu’nun sırtına hançeri kim saplayacak, onun planlarını yaptılar. Şimdi hançer kimin elinde ve kimin sırtına saplanacak doğrusu bunu da bilmiyoruz.
Bu onların sorunu. Yeni zoom zirveleri yapılıyor mu, kulislerde hangi fısıltılar yankılanıyor ve bu konuda da kim, kimi nasıl vuracak, ben bunları bilemem. Böyle bir derdim de yok. Bunların dertleri millete hizmet olmadığı için, hep birbirlerinin kuyusunu kazmakla meşguller. Allah bu milleti inanın CHP’den korudu. Ya bunlar yerel yönetimlerin bazılarında işbaşına geldikleri gibi ülkenin başına gelseydiler halimiz nice olurdu?
ENDONEZYA’NIN ALTYAPISINA KATKI SUNACAĞIZ
Toplam 1.5 trilyon dolarlık büyüklüğe ulaşan Endonezya ekonomisinin önümüzdeki 10 yıl içerisinde dünyanın en büyükleri arasına girmesi bekleniyor. Biz de Endonezya’nın altyapı ihtiyaçlarına katkı sunmak ve savunma sanayii gibi sektörlerde ortak üretim dahil, işbirliğimizi geliştirmek istiyoruz. Ticaret hacmimizi 10 milyar dolara çıkarmayı taahhüt ettik.
BİZİM SEÇİM DİYE BİR GÜNDEMİMİZ BULUNMUYOR
Bizim seçim diye bir gündemimiz, derdimiz yok. Bunlar yatıyor, kalkıyorlar, “Seçim de seçim, seçim de seçim” diyorlar. Peki niye seçim? Türkiye’de böyle bir sıkıntı yok ki. AK Parti Teşkilatı, Genel Başkanı ve adayı ile yarın seçim olacak gibi hazırlık yapıyor. Bunu gündemde bulundurmak, kaşımak kesinlikle bizim planımızda, programımızda yok. Ankara’da yollar çamurdan yürünmüyor. Sokaklar sahipsiz köpeklerden geçilmiyor. Aynı şey İstanbul için de geçerli. Orada da aynı durum söz konusu. Vatandaş hizmet beklerken, bunlar siyasi ikbal peşinde koşuyor.
GAZZE’Yİ İŞGAL VE İLHAK SÖYLEMİNİ SÜRDÜREN ABD BAŞKANI TRUMP’A ÇAĞRI:
YANLIŞ HESAP YAPMA BARIŞ SÖZÜNÜ TUT
ABD maalesef bölgemizle ilgili yanlış hesap yapıyor. Bu coğrafyanın tarihini, değerlerini, birikimini hiçe sayan bir yaklaşım içinde olmamak gerekir. Bu coğrafyada çekilen acılar yokmuş gibi davranmak, ABD’ye bir şey kazandırmaz. Siyonistlerin yalanlarına itibar edip bu coğrafyanın ayarlarıyla oynamak, mevcut yaraları kanatmaktan başka bir işe yaramaz. Bu yol yanlış bir yol. Ülkesinde hâlâ hakkındaki yargı süreci devam eden Netanyahu’nun söylediklerine inanmak, bölgeyi kana bulamaktan başka bir işe yaramıyor. Bunu da çok açık net gördük. Bu özlenen barışı getirmez, aksine çatışmaları daha da derinleştirir, kanı ve gözyaşını artırır. Sayın Trump’tan seçimden önce verdiği vaadi yerine getirmesini bekliyoruz. Yeni bir savaşı değil, barışı inşa edecek adımlar atmalıdır. Bu bölgede ‘Ben yaptım oldu’ yaklaşımına yer yoktur. Esas olan Filistin halkının haklarının korunması ve onlara adil bir yaşam sunulmasıdır. Ancak süreç ‘kıyamet kopsun’ gibi ifadelerle ve katil Netanyahu’nun hayallerini süsleyen, Gazzelilerin saymaktadır. Bu tür bir yaklaşım uzun vadeli kalıcı barışın sağlanmasına katkı sağlamaz, aksine çatışmaları körükler. Bütün bu yaraların onarılması da 1967 sınırları temelinde bağımsız bir Filistin Devleti’nin varlığının kabulüyle mümkündür. Gerçek bir barış, eşitlik ve adaletin sağlandığı bir temel üzerinde inşa edilmelidir. Tehciri kabul etmek mümkün değil. Dünya, gür bir sesle “barış ve kardeşlik” dediği müddetçe o savaş çıkmaz. Biz bunu sağlamak için gece gündüz çalışacağız. Çelikten irademizi yok etme kudreti Allah’ın izniyle kimsede yoktur.
MALEZYA’DA ‘OSMANLI’NIN DEVAMISINIZ’ DEMELERİ DUYGULANDIRDI
ÜÇ ülkede muhataplarımızın “Siz Osmanlı’nın devamısınız. Biz sizi böyle görüyoruz” demesi bizi ayrı bir duygusallığa itiyor. Onlar bizi çok iyi anlıyorlar, ama biz kendimizi maalesef anlayamıyoruz. Çok açık net söyleyeyim, ecdadımızın kıymetli mirası bizim en önemli zenginliğimiz. Bu iltifatlar ecdadın bize bıraktığı mirasından kaynaklanıyor.
PAKİSTAN, TOGG ÜRETMEK İSTİYOR
TOGG bizim için final değil başlangıçtır. Daha çok mesafe alacağız. Bu ülkelerle Togg için somut adımlar atılması oldukça önemli. Öncelikle Togg’un bu ülkelerde piyasaya sunulması, daha sonra da üretimi veya ortak yatırım fırsatları elbette gündeme gelebilir. Nitekim Pakistan, ülkelerinde üretim yapılması konusunu da gündeme getirdi. Togg, ülkemizin küresel markası olacak. Çin başta olmak üzere Asya ülkelerinin elektrikli otomobil konusunda ne kadar başarılı olduklarını biliyoruz. Nitekim Çinli bir firmayla anlaşma yaptık. Yine Çin’in bir diğer markasının da Samsun’da bir fabrika kurma teşebbüsleri var.
KARTALKAYA’DA TÜM SORULAR YANIT BULACAK
BOLU’DA canımızı yakan bu olayın aydınlatılacağından kimsenin şüphesi olmamalı. Benzerinin yaşanmaması için hangi tedbirleri almalıyız? Tüm bu soruların yanıtı verilecek. Bir düzenleme gerekliyse mutlaka yapılacak. Yargıya intikal eden olayda sorumluların hepsinin hesap vermesi için ne gerekiyorsa bunu yapacağız.
İPLİKLERİ PAZARA ÇIKMASIN DİYE 3 MAYMUNU OYNUYORLAR
(CHP kongresiyle ilgili soruşturmaya dair) Bunlar tamamıyla yargının sorunu. CHP’nin yeni yönetimi ile eski yönetimi arasındaki kavganın yansımaları. Ancak çarpık ilişkiler ağı, siyaset kurumunun tümünü olumsuz etkiliyor. Meseleye dahil herkes CHP kurultayında neler yaşandığını biliyor. Ama “görmedim, duymadım, bilmiyorum” diyerek üç maymunu oynuyorlar. Kılıçdaroğlu da “Şaibe yoktur” diyemiyor. Sadece “Mevcut yönetim açıklamalı” diyor. İplikleri pazara çıkmasın diye konuya temas etmiyorlar.
SURİYE’DE TERÖR ÖRGÜTÜNE TAHAMMÜL YOK
SURİYE’DE birliğin ve istikrarın sağlanması için yönetimin, Suriye’nin tamamını kontrol etmesi bir gerekliliktir. Hele hele terör örgütlerinin, Suriye topraklarındaki varlığı tehdit. Şara ile görüşmede net tavrımızı belli ettik. Terör örgütlerine tahammülümüz yok.
YENİ ANAYASAYI HER ZAMAN ANLATACAĞIZ
ANAYASA konusu her zaman gündemimizde. Türkiye’nin yeni anayasa ihtiyacı gerçeğini unutmadan çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Türkiye’yi değişen dünyada geride bırakan, ayağına pranga olan anayasanın yenilenmesi gerektiğini anlatmaya da devam edeceğiz. Cumhur İttifakı olarak bu konudaki samimiyetimizi her fırsatta somut örneklerle gösterdik. Aynı hassasiyeti TBMM’de grubu bulunan diğer siyasi partilerden de bekliyoruz.
.